04 Aralık 2024 Çarşamba
Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne yönelik yürütülen davanın duruşmasında, dikkat çeken bir gelişme yaşandı. 17’si tutuklu 61 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıklardan Sercan Keleş’in Mahkeme Başkanı’na gönderdiği mektup gündeme geldi. Ekim ayında gönderdiği mektupta, Keleş, “Her şeyi anlatmak istiyorum. Eğer suçum varsa cezamı çekmek ve etkin pişmanlıktan yararlanmak istiyorum. Ben ve ailem için koruma tedbirlerinin alınmasını istiyorum” şeklinde bir açıklama yaptı.
Ancak, mahkeme sırasında Keleş’e “Etkin pişmanlık kapsamında beyanda bulunacak mısın? Anlatacakların var mı?” şeklinde bir soru yöneltildiğinde, sanık bu talebini geri çevirdi. Keleş, mahkemede “Hayır, anlatacaklarım yok” diyerek etkin pişmanlık kapsamında herhangi bir beyanda bulunmayacağını belirtti. Bu durum, davanın gidişatına yönelik önemli bir etki yaratmadı, ancak sanığın kararını değiştirmemesi, savcılar ve mahkeme heyeti için dikkat çekici bir unsur olarak kayıtlara geçti.
Sercan Keleş’in mektubunda yaptığı pişmanlık talebi, aslında suç örgütü davalarında sanıkların etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma isteğini gösteriyor. Etkin pişmanlık, suçluların suçu itiraf etmeleri ve adaletle işbirliği yapmaları durumunda, cezada indirim gibi avantajlar sağlamalarına olanak tanıyan bir yasal düzenlemedir. Ancak, Keleş’in duruşmada bu teklife olumlu bir yanıt vermemesi, pişmanlık dileklerinin sadece yazılı başvurularla sınırlı kaldığını ve sanıkların mahkeme sırasında bu yönde bir adım atmaya pek hevesli olmadıklarını gösteriyor.
Bu gelişme, Ayhan Bora Kaplan suç örgütü davasının ilerleyen süreçlerinde, diğer sanıkların da benzer pişmanlık talepleriyle mahkemeye başvurup başvurmayacağına dair ipuçları verebilir. Sanıkların etkin pişmanlık uygulamaları, dava sürecinin nasıl şekilleneceğini belirleyecek önemli bir faktör olarak ön plana çıkmakta.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.