Süleyman Çoşkun ve Verilen Söz: Aykut Soydemir’i Kandıramazsınız!

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Samsun Milli Yol Partisi İl Başkanı Süleyman Çoşkun’un, gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Aykut Soydemir’i kandırarak kendisini SSK’lı gösterdiği ve bu bağlamda iki aylık bir SSK borcu oluşturduğu iddiaları, yalnızca şahsi bir güven meselesi değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk sorusu haline gelmiştir. Çoşkun’un, Soydemir’i ikili dostluğunu kullanarak kandırarak, kendisine ödenen SSK primleri üzerinden sonrasında geri adım atması ve hâlâ ödemediği 12 bin TL’lik borç, hem etik açıdan büyük bir sorun hem de toplumsal güven açısından ciddi bir darbedir.

Süleyman Çoşkun, iki aylık bir SSK borcunun ardından, bu borçları ödememiş ve hala 12 bin TL’lik söz verilen ödemeyi yapmamıştır. Bu durum, söz verilen taahhütlerin yerine getirilmemesi kadar, kişisel güvenin zedelenmesi anlamına da gelir. Çünkü Aykut Soydemir, SSK primlerini öderken ve Çoşkun’un bu borçları ödeyeceğine güvenerek, Çoşkun’a yardımcı olmuştur. Ancak bu taahhütlerin yerine getirilmemesi, Soydemir’i ve dolayısıyla halkı kandırmak anlamına gelir.

6 Ayda Ne Oldu?

Çoşkun’un, geçtiğimiz 6 ayda hâlâ 12 bin TL’lik SSK ödeme borcunu yapmamış olması, yalnızca maddi bir kayıp değil, aynı zamanda siyasi bir güven kaybıdır. İki taraf arasındaki dostluk, bir güven ilişkisine dayanıyordu. Ancak bu güvenin zedelenmesi, sadece Çoşkun’un değil, aynı zamanda partisinin ve politikalarının da halk nezdinde sorgulanmasına neden olacaktır.

Süleyman Çoşkun, bu 12 bin TL’yi ödeyerek yalnızca kişisel bir borcu değil, aynı zamanda bu güven ilişkisini de onarmalıdır. Çünkü halk, siyasette verdiği sözlerin arkasında durmayan ve insanları kandıran kişilerden çoktan vazgeçmiştir. Çoşkun’un, yalnızca bu borcu ödemekle kalmayıp, aynı zamanda verdiği sözlerin değerini geri kazanmak için bir adım atması gerektiği aşikâr.

Geciken Ödemeler ve Sonuçları

SSK borçları bir kişinin yasal yükümlülüklerinden biridir. Bu borcun ödenmemesi, yalnızca maddi kayıplara yol açmaz, aynı zamanda kişinin haklarını da ihlal eder. Süleyman Çoşkun, Aykut Soydemir’in dostluk ve güvenine dayanarak bu borçları üstlendi. Ancak 6 ay boyunca bu borçların ödenmemesi, bir kez daha güven ilişkisini zedelemiş ve mağduriyetin büyümesine yol açmıştır. Bu noktada, mağduriyetin karşılanması ve borcun ödenmesi gerekmektedir.

Çoşkun ve Milli Yol Partisi, şimdi bu kaybı kim karşılayacak sorusuyla yüzleşiyor. Verilen sözlerin yerine getirilmemesi, yalnızca siyasi kariyerlerini değil, aynı zamanda toplumsal güveni de zedelemektedir. Bu tür ödemelerin gecikmesi, halkın siyasete olan güvenini daha da sarsar. İki ay önce verilen 12 bin TL’lik ödeme, bugün bile yapılmamışken, geriye kalan 6 aylık süre zarfındaki kaybın kim tarafından telafi edileceği ciddi bir sorudur.

Sonuç Olarak

Süleyman Çoşkun’un Aykut Soydemir’i kandırarak yaptığı SSK prim ödemesi ve bu süreçte verilen sözlerin yerine getirilmemesi, sadece şahsi bir güven kaybı değil, aynı zamanda toplumun genel güven algısını da sarsmıştır. Söz konusu ödeme 12 bin TL hala yapılmadığı gibi, bu gecikmenin ve borç yükünün kim tarafından karşılanacağı da belirsizdir. Çoşkun’un, bu borcu bir an önce ödeyerek sözlerinin arkasında durması, hem kişisel hem de parti itibarı açısından büyük önem taşımaktadır.

Süleyman Çoşkun ve Milli Yol Partisi, verdikleri sözlerin arkasında durmalı ve halkın güvenini yeniden kazanmak için adımlar atmalıdır. Verilmeyen her söz, sadece bir kayıp değil, aynı zamanda siyasetin güvenilirliğine büyük bir darbe vurur.